GDO’lu Yiyecekler Nelerdir? Sağlıklılar Mıdır?

GDO’lu Yiyecekler Nelerdir? Sağlıklılar Mıdır?

Bu yazı içerisinde sizlere GDO’lu Yiyecekler Nelerdir? Sağlıklılar Mıdır? hakkında bilgi vereceğiz.

1994 tarihinde, genetiği ile oynanmış domatesler marketlerde yerini almıştı. O günlerden bugünlere kadar da sofralarımızdan ayrılmamıştır. Sebzelerden yapılmış yağları, kimyasal ilaçlı sebzelerden, yediğimiz etleri ise yapay yemlerle beslenen hayvanlardan almak durumunda kalıyoruz. Severek yediğimiz dondurmalar ise şeker pancarı ile tatlandırılmaktadır. Şuan ki yaşantımızda marketlerde yer alan bu besinlerin çoğunun genetiği değiştirilmiş durumdadır.

Genetiği değiştirilmiş besinleri yediğimizi biliyoruz ya da bundan haberimiz yok. Eğer haberiniz yoksa size kötü bir haber vermiş olduk. Daha önceki yıllarda gıdaların üzerinde bulunan etiketlerde böyle bir yazı bulunması şart koşulmuyordu. Ama 2014 yılı itibariyle Amerika bunu zorunlu hale getiren ilk ülke olmuştur.

Amerika’da ki Rutgers Üniversitesi’nin yaptığı çalışmaya göre her 4 Amerikalı’dan sadece 1 tanesi bu etiketin gereksiz olduğunu söylemektedir. Yani büyük çoğunluk etiketlerin kullanılmasından yana. Ama bu gereksiz diyenlerin bir kısmı da GDO’nun ne olduğunu bilmediğini itiraf etmektedirler. Şimdi bu yazımızda GDO’yu detaylı bir şekilde inceleyelim.

GDO Ne Anlama Gelmektedir?

Herhangi bir bitki ya da hayvanın DNA’sını kullanarak değiştirilmesine GDO denilmektedir. Bu yöntem direkt olarak gıdanın kendisine de yapılabilir ya da gıdanın içindeki bir hücreye de yapılabilir. Bilim adamları canlıların daha iyi bir yaşam sürmesi genleri alıp, diğer canlılara enjekte etmektedirler. Örnek verecek olursak; bazı genetiği değiştirilmiş mısırlar, bir tırtılı bile öldürebilecek maddeler içermektedir. Düşünün biz bunları yiyoruz işte. Bilim adamları aynı zamanda Roundup isimli bir sprey yapmışlardır. Bu sprey ile birçok sebzenin daha dayanıklı olmasını sağlamışlardır.

Bugünlerde GDO daha çok bitki ve sebzeler üzerinde uygulanmaktadır. Genetiği değiştirilmiş hayvan bulunmamaktadır ama yakında bununda tezgahlarda yerini alacağından eminiz.

GDO’lu Gıdalar Sağlığa Zararlı Mıdır?

Bu konu birçok kişi tarafından tartışılmaktadır. Resmi olarak zararlı olduğu kanıtlanmasa da, sağlıklı olduğu da kanıtlanamamıştır. Araştırma yapan bilim adamlarından birkaçı, GDO’lu ürünlerin glüten hassasiyetini artırdığını söylemektedir. Ama Çölyak Hastalığı Merkezi ise, bu ürünlerin glütenden dolayı oluşan hastalıklarla bir ilişkisi olmadığını söylemektedir. Son 25 yılda yapılan bir araştırmaya göre çıkan rapor şu şekilde olmuştur; “ GDO’lu ekinler ile normal olarak yetişen ekinler arasında insanların sağlığını etkileyecek bir risk bulunmamaktadır”.

Bu rapora istinaden Jaclyn London isimli diyetisyen asla doğal beslenmekten vazgeçmeyin demektedir. Yemek yaparken kullanılan yan ürünlerin her yerde bulunabileceği ifade etmektedir. Bilim adamlarının yaptığı çalışmalar sağlıklı bir yaşam sürdürmek için şeker, çok yağlı yiyecekler ve tuzdan uzak durulması gerektiğini ve bol bol meyve yenilmesini söylemektedir, demiştir.

Gıda Alerjisi Olanlara Ne Olacak?

En çok tartışılan konulardan biri de, bu genetiği değiştirilmiş gıdaların gıda alerjisini tetikleyip tetikleyemediği olmuştur. Micheal Jacobson ise bu konuda şunları söylemiştir “böyle bir şey asla söz konusu değildir”. Jacobson, gönüllü bir topluluk olan bir yerde ekip olarak çalıştıkları CSPI da, yaptıkları çalışmalarda böyle bir kanıda ulaşamamışlardır. Bütün ürünlerin satışa çıkmadan önce bir sürü testten geçtiğini söylemektedir.

GDO’lu Ürünlerin Çevreye Etkisi Nasıl?

Genetiği değiştirilmiş gıdalar üzerinde sağlıklı mı sağlıksız mı üzerinde bir sürü tartışma hala devam etmektedir. Washington Devlet Üniversitesi’nin yaptığı bir araştırmaya göre, çiftçilerin yetiştirdikleri ürünleri yabani otlardan korumak için kimyasal ilaç kullanımlarını artırdıklarını söylemiştir.

Amerika’da bulunan Gıda Güvenlik Merkezi Direktörü Rebecca Spector şunları söylemektedir; “Çiftçilerin yaptığı bu kimyasal ilaç kullanımı çevrede ki su kirliliğini büyük ölçüde artırmaktadır. Bundan dolayı ilaç kullanımını azaltmak gerekiyor ama şuan bunu yapabileceklerini sanmıyoruz”.

Peki, Ne Yapmalıyız?

Yapabileceğimiz en önemli şey; ara öğünlerle birlikte her gün 5 öğün yemek. Çünkü iyi beslenme ile birlikte birçok hastalıktan korunmuş oluyoruz. Ama ille de GDO’lu ürünlerden uzak durmak isterseniz, her şeyi kendiniz yetiştirmeyi deneyin ya da alacağınız ürünü kaynağından alın. Bazı ürünleri organik olarak bulabileceğinizi de unutmayın.

Sonuç olarak, GDO’lu besinler kötü ya da iyi denmemekle birlikte biraz daha araştırmaların sonuçlarını beklemek gerekiyor. Çünkü bu besinler 90’lı yıllardan beri sofralarımızda yer almaktadır.