enflasyon emeklilik ötv döviz akp chp mhp sondakika hayat sırları hayata dair
DOLAR
32,4815
EURO
34,7356
ALTIN
2.407,77
BIST
10.045,74
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
17°C
İstanbul
17°C
Az Bulutlu
Perşembe Az Bulutlu
19°C
Cuma Az Bulutlu
18°C
Cumartesi Az Bulutlu
19°C
Pazar Parçalı Bulutlu
20°C

Bilgi: Klavye yön tuşlarını kullanarak galeri resimleri arasında geçiş yapabilirsiniz.

Annenin fedakarlığı

Adım Nurten; Eşim Vefat ettikten sonra çocuklarıma bakabilmek için evimizin önündeki bahçeye mevsimlik sebzeler dikip pazarda satmaya başlamıştım. Tek isteğim yaşadığımız yoksul hayatı çocuklarımın da yaşamamasıydı. Bu yüzden onların okuyup meslek sahibi olmasını o kadar istiyordum ki. Sabah erkenden kalkıp evde kalan birkaç parça kahvaltılığı çocuklarıma hazırlar, önlüklerinin ceplerine de 4 – 5 lira , öğle yemeğinde simit alabilmeleri için koyardım. her sabah evden çıkar pazara giderdim. Bir sabah kalktığımda, yine fırından yarı parasına aldığım 1 bayat ekmeği kestim, küçük bir parça peynir ve 10 kadar zeytini ekmeğin yanına katık olarak koydum, O sırada 10 yaşındaki oğlum Veysel uyanmıştı. Bir an bana baktı. Üzerimde sayısız yaması olan eteğim ve oldukça eski olan hırkamı inceledi uzun uzun. tam yine önlüklerine 5 lira koyup kapıdan çıkacakken, “O paraları bize verme annecim. Kendin için biriktir. Bak eteğin ve hırkan çok eskimiş. Hem sen neden hiç kendine bir şey almıyorsun da, olan paranı da bize veriyorsun? ” dediğinde, gözyaşlarım yanaklarımdan süzülmeye başlamıştı göstermek istemedim oğluma.
Ve biraz kızmış gibi yaparak, “Hadi hadi çok konuşma. Anneler çocuklarını çok severler. O yüzden her şeyin en güzelini çocukları giysin isterler. Şimdi kardeşini de uyandırıp kahvaltınızı yapın. Sonra doğru okula“ dedim . Pazar yerine gidene kadarda oğlumun yolda söyledikleri aklıma geldikçe gözyaşlarımı tutamıyor durup durup ağlıyordum…DEVAMINI OKUMAK İÇİN GÖRSELE DO/KUNUNUZ..

Diğer Galeriler
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.