Koltuk altınızın genel sağlığınız hakkında çok fazla şey söylediğini biliyor muydunuz? Neler olduklarını yazımızda keşfedin.
Koltuk altı, vücudun genellikle özen gösterdiğimiz bir bölümüdür. Koltuk altı bölgesinde bulunan ter bezlerinin sayısı itibariyle, hoş olmayan kokulara sebep olan sıvıları salgılar.
İstenmeyen tüylerin çıktığı bir alan olması da, koltuk altı bölgesinin güzel görünmesini istememizin bir nedenidir.
Ancak, özellikle lenf sağlığını etkileyen hormonal dengesizlikler gibi sağlığınız hakkında sizi bir çok konuda uyardığını bilmiyor olabilirsiniz.
Çoğu zaman göz ardı edilse de, koltuk altında görülen herhangi bir anormallik, vücudunuz bir şeylerin ters gittiğine işaret ediyor olabilir.
Koltuk altı bölgesinin kötü kokması çoğu insanda rastlanan bir durumdur ve hepimiz bu durumu daha önceden deneyimlemişizdir.
Cilt üzerinde biriken ter, bakterilerin oluşması için ideal ortamı yaratır, bu da oldukça sert ve asidik bir koku yayılmasına yol açar.
Duş alarak, her gün deodorant ya da antiperspirant ürünler kullanarak bu kokudan kolayca kurtulabilirsiniz.
Ancak, koku çok güçlü veya kalıcıyla bu durum, tiroid bozukluğunuz ya da hormonal değişikliklerin olduğunu söylemeye çalışıyor olabilir.
Eğer koku çürümüş bir meyve ya da aseton gibi kokuyorsa, bu durum vücudun şekeri işleme kabiliyetinin azalmasına işaret eden ve asidoketoz olarak bilinen bir problemle alakalı olabilir.
Başka bir deyişle, düzenli hijyen alışkanlıklara rağmen kötü koku kalıcı olmaya devam ediyorsa, diyabetiniz ya da diyabet başlangıcınız olabilir.
Koltuk altında kaşınma, koltuk altı tüylerinin çıkmaya başladığı dönemde sıkça rastlanan bir durumdur.
Genellikle, jilet bıçaklarından ya da bazı krem ve deodorantların içinde bulunan kimyasallardan cildin tahriş olmasının bir sonucudur.
Ancak, bu durumlar dışında kırmızı lekeler ve ölü hücreler görülmesi ile birlikte koltuk altının sürekli kaşınması, o bölgede mantar oluşumuna işaret eder.
Mantar durumunda bir doktora görünmeniz tavsiye edilir çünkü mantarkıran bir tedaviye ihtiyaç duyulabilir.
Koltuk altında hissedilen ağrı, üst vücuttaki kasların gerilmesiyle ortaya çıkabilir.
Koltuk altında ağrı hissetmek çok ağır eşyalar taşındığında ya da antrenman sırasında ağırlıklı egzersizler yapıldığında oldukça normaldir.
Bu tip bir ağrı, ara sıra meydana gelir ve biraz dinlenmeyle ortadan kaybolur.
Eğer ağrı sürekliyse ve zaman zaman artıyorsa bir doktora danışmak en iyisidir.
Bazı durumlarda, ağırının sebebi lenf nodlarının büyümesi ya da bölgede lezyon oluşması olabilir.
Koltuk altının sıcak ve nemli olması mantar enfeksiyonlarına yakalanma riskini arttırır.
Koltuk altında oluşan mantar; kaşınma, kızarıklık ve döküntüye sebep olabilir.
Bu belirtiler aynı zamanda; alerjinin, koltuk altının aşırı ısınmasının ve pişiğin sonucu olabilir.
Koltuk altındaki akneye benzer küçük kabarcıklar, kıl foliküllerinin tıkanmasıyla, kılların yüzeye çıkamamasının bir sonucu olarak görülebilir.
Bu durum oldukça sancılı olabilir ve eğer tedavi edilmezse iltihap kapabilir.
Derinin altına hapsolmuş kılları cımbızla çıkarmak yerine, kıllar yüzeye çıkana kadar koltuk altına peeling uygulamak daha iyi bir çözümdür.
Öte yandan, dikkate değer büyüklükte oluşan ve kolayca hissedilebilen bir yumrunun ya da şişliğin nedeni lenf nodlarının iltihaplanması olabilir.
Vücudun bu bölümünde, çok fazla lenf nodu bulunur ve sağlıklı bir durumda fark edilmezler. Ancak iltihaplandıklarında, herhangi bir sağlık durumunda sizi uyarırlar.
Lenf nodlarının iltihaplanması, vücudunuzun bir hastalık ya da enfeksiyonla mücadele ettiğinin bir göstergesi olabilir ve eğer kontrol altına alınmazsa daha ciddi bir durumun habercisi olabilir.
Birkaç gün boyunca varlığını koruyan yumrular ya da şişlikler bir enfeksiyona ve hatta kansere işaret ediyor olabilir.
Koltuk altınızı inceleyin ve doktorunuza başvurun. Böylece neden oluştuklarını anlayabilir ve durumun ne kadar ciddi olduğunu öğrenebilirsiniz.
Koltuk altınızın size söylemek istediklerine ne kadar kulak asıyorsunuz? Bazı ciddi sağlık sorunları hakkında sizi uyardıklarını artık bildiğinize göre, herhangi bir anormallik tespit ettiğinizde bir uzmana danışmayı ihmal etmeyin.