Deniz, bekar ve yalnız yaşam sürdüren biriydi. İş gereği sık sık taşınmak mecburiyetinde kalıyordu ve bu sefer de yeni bir semtte, yeni bir apartmana taşınmıştı. Deniz, yeni mekânına alışmaya çalışırken, taşınma vakitcinin yorgunluğunu atmak amacıyla bir akşam oturmuş dinleniyordu. O sırada kapı çaldı. Kapıyı açtığında, karşısında üst kat komşusu Murat’ı gördü. Murat, kısa boylu, dolgun vücutlu ve 40’larında bir adamdı. “Merhaba, ben Murat. Üst kat komşunum. Hoş geldiniz,” dedi ve elini uzattı. Deniz, sıcak bir gülümsemeyle elini sıkarak, “Merhaba Murat, ben Deniz. Hoş bulduk,” diye yanıt verdi. Tanışma faslından sonra Murat, “Eğer bir şeye ihtiyacın olursa, ben hep buradayım. Çekinmeden kapımı çalabilirsin,” dedi ve Deniz’e iyi akşamlar dileyerek ayrıldı. Deniz, Murat’ın bu samimiyetinden memnun kalmıştı. Yeni bir yerde, arkadaşça bir yüz görmek her vakit rahatlatıcıydı. Günler geçtikçe Deniz, yeni evine ve etrafına alışmaya başladı. Bekarlığın verilen özgürlükle akşamları hayallere dalıyor, gelecekteki mümkün maceralarını düşünüyordu. Ancak, bu yalnız akşamların birinde, Murat’ı yine hatırladı. Aralarında meydana gelebilecek bir arkadaşlık, belki de bu yalnız akşamları daha eğlenceli duruma getirebilirdi. Bir akşam, Deniz, Murat’ı çaya çağrı etmeye karar verdi. Kapısını çaldı ve Murat kapıyı açtığında, “Merhaba Murat, bu akşam müsaitsen çaya gelir misin? Biraz sohbet ederiz,” dedi. Murat, çağrıten memnuniyetle, “Tabii, gelirim. Beş dakika içersinde oradayım,” diye yanıt verdi. Murat, kısa vakit içersinde Deniz’in kapısını yine çaldı ve eş güdümlü oturup çay içmeye başladılar. Sohbetleri derinleşti ve birbirlerinin yaşam hikayelerini paylaştılar. Murat, birkaç sene evvelce boşanmış ve bu apartmana taşınmıştı. Deniz ise iş gereği devamlı yer değiştirdiğinden, kalıcı bir arkadaşlık kurmakta zorlanıyordu. Zaman geçtikçe, Deniz ve Murat arasındaki arkadaşlık pekişti. Birbirlerinin en yakın arkadaşu oldular. Murat, Deniz’e hem komşu hem de arkadaş olarak her vakit destek oldu. Akşamları eş güdümlü yemek yapar, film izler ve uzun sohbetlere dalarlardı. Bu arkadaşlık, Deniz’in bekarlık yaşamını daha anlamlı ve eğlenceli duruma getirdi. Yeni bir yere taşınmış olmanın verilen yalnızlık duygusu, konumunu sıcak bir arkadaşlığa bırakmıştı. Deniz, yaşamın her vakit sürprizlerle dolu olduğunu ve en umulmadık anlarda, en kıymetli arkadaşlıkların kurulabileceğini öğrendi. Üsteki Resimden Diğer Sayfaya Geçiş Yaparak Haberin Devamını Okuyabilirsiniz.
