İyi partılı isim birçok adamıyla birlikte geçti

İYİ Parti’den istifa ederek AK Parti’ye katılan önemli isimlerden biri eski Parti Sözcüsü ve Ankara Milletvekili Kürşad Zorlu. 2 Ocak 2025’te yaptığı açıklamayla İYİ Parti ile bağını resmen koparan Zorlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki AK Parti’ye katıldı. Katılım töreninde konuşarak, “Cumhuriyetimizin ikinci asrına adım attığımız bu tarihi dönemeçte cumhurbaşkanımızın önderliğinde ülkemize hizmet yolunda bu inanç ve heyecanla aranızda yer alıyorum” dedi.
Bir başka örnek, Bursa’da gerçekleşti. Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı ile Yenişehir Belediye Başkanı Ercan Özel, İYİ Parti’den ayrılarak AK Parti’ye katıldı. Rozetlerini Cumhurbaşkanı Erdoğan taktı. Bu geçişlerle birlikte AK Parti’nin Bursa’daki belediye sayısı artmış oldu.
Ayrıca, İYİ Parti’nin farklı illerinde teşkilat üyeleri, il yöneticileri gibi yerel düzeydeki isimlerin toplu şekilde AK Parti’ye geçişi yaşandı. Örneğin Niğde’de yaklaşık 300 İYİ Partili, AK Parti’ye katıldı; bu kişiler arasında il yöneticileri ve il genel meclisi üyeleri de bulunuyordu.
stanbul Milletvekili Seyithan İzsiz. İzsiz, İYİ Parti’den istifa etmiş ve AK Parti’ye katılarak parti rozetini Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan aldı.
Bu geçişlerin öne çıkan nedenleri ve siyasal sonuçları şöyle:
Siyasi strateji ve güç merkezleri açısından AK Parti, muhalefet kanadından gelen bu tür katılımlarla hem yerel yönetim gücünü artırmış hem de partinin birliktelik biçimini genişletmiş oluyor.
İYİ Parti açısından bu tür ayrılıklar, parti içi huzursuzluk ve kadro motivasyonu sorunlarını tetikleyebilir; hem milletvekili sayısı hem teşkilat gücü açısından zayıflama olasılığı doğurur.
Geçişler, kamuoyunun “siyasi istikrar”, “yerel hizmet”, “ittifak dengeleri” gibi meselelere bakışını değiştirebilir; AK Parti’ye katılanların söylemleri, medya tarafından geniş şekilde yayımlanacağı için bu kişiler üzerinden eleştiri ve sorgulamalar da artar.
Bu tür katılımlar, AK Parti içinde devşirme gücünün ve “aile genişliğinin” sembolü olarak sunuluyor; bu, partiye giren transferlerin halk nezdinde nasıl algılandığı ile doğrudan bağlantılı.
Muhalefet cephesinde ise bu durum, “adaylık, politika üretimi, parti içi demokrasi” gibi konularda eleştirilerin yoğunlaşmasına neden olabilir; seçmenin sadakati ve siyasi kimlik belirleyiciliği açısından bu tür geçişlerin maliyeti yüksek olabilir.