enflasyon emeklilik ötv döviz akp chp mhp sondakika hayat sırları hayata dair
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak


Bilgi: Klavye yön tuşlarını kullanarak galeri resimleri arasında geçiş yapabilirsiniz.

Yolum Bursa Organize Sanayi’ye düştü

Bu kağıttaki figür, son üç yıl boyunca her ayın beşinci gününde evimize uğramaktaydı. Gerekli olan ne ise, onu bırakıp giderdi. Ancak bu ay henüz gelmedi. Bir gün bana şöyle demişti: “Eğer bir gün gelmezsem, bu kağıtla beni bulmaya gel.” İşte, bu ay maalesef gelmedi. Torunlarımın evde aç olduğunu belirttiklerinde, otobüse binerken kendimi buldum. “O da ana yolda bıraktı; belki yürüyerek bulurum.” Fabrikayı tespit ettik ve kapısına yanaştık. Teyzeyi aracın içinde bıraktım. Güvenlik görevlisi olan kardeşime belgeyi ilettim. Durumu özetle ifade ettim. Görünüşe göre, fabrika sahibi bir kalp krizi geçirmiş. Geçen hafta hayatını kaybetmiştir. Kız ya da oğlu mevcut değil mi, teyze ile görüşmeleri için? dedim. Fabrikada bir kızı bulunan güvenlikçi, kardeşine telefon açmış. Ancak, kızı buluşmayı reddetti. Arabama dönüyorum, ancak teyzeye ne söyleyeceğim konusunda bir belirsizlik içindeyim. Cebimde verecek beş kuruş dahi bulunmamaktadır. Ne var ki, arabaya bindiğim an bir takım zorluklarla karşılaştım… Arabayı bindim ve teyzeye olan biteni anlattım. Önce hüzünlendi, ardından neşelendi. Elbette, dedi. Kısmeti olan alır, nasibi olan ise evinde hazırlar. “Beşinci bir noktaya uğrayacağım; benimle gelirsen seni de evine bırakacağımı ifade ettim.” Kabul etti, dedi. Zaten anayola nasıl ulaşacağını bile bilmiyordu. Alacaklı olduğum firmaya giriş yaptım. Müşterilerimle müzakere ederek, çaresizlik içinde paramı talep ettim. Durumlarının kötüye gittiğini, ancak şu anda işlerimizin yeniden rayına girdiğini, yaşadığı üzüntü, mahcubiyet ve maddi sıkıntılar nedeniyle işyerine gelemediğini, şimdi ise tüm borçlarını ödeyip helallik talep ederek işlerine devam ettiğini ifade etti. Muhasebe müdürü, bir hanımı davet ederek eksiksiz bir hesaplama gerçekleştirmesini sağladı. Uzun bir süredir almadığım tüm ödemelerin yanı sıra, yeni siparişlerin de dikkate alındığını belirterek, peşinat miktarını bir zarf içerisinde tarafıma sundu. Elde ettiğim meblağ, aracımın değerinin neredeyse yarısına tekabül ediyordu. Heyecandan ve şaşkınlıktan gözlerim karardı. Bir yudum su talep ettim, teşekkürlerimi sundum ve hakkımı helal ettim. Koridorda ilerliyorum. Elhamdülillah dedim, ne kadar sıklıkla söylediğimi bilmem ne yazık ki. Arabada teyzem, çenesini ve ellerini bastonuna dayamış, dudakları ise hareket ettiği izlenimini veriyor. Sanırım dua etmekte. Sonrası hakkında zaten bir fikir sahibi olduğunuzu düşünüyorum. Geniş bir süpermarkete adım attık; belki de teyzem daha önce hiç böyle bir yerle karşılaşmamıştır. Ve bunu elde ettik, bir de onu.


Diğer Galeriler
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.