Yılın ilk Ay Tutulması, 1
Mart’ta Aslan burcunun 29. derecesinde gerçekleşecek ve Türkiye saatiyle 06:57’de başlayacak. Bu önemli gök olayı, bireysel ve toplumsal dönüşümlere kapı aralayarak, duygusal ve bireysel farkındalığın artmasına sebep olabilir.
Ayrıca 2025 takviminde önemli diğer gökyüzü olayları da yer alıyor. 29 Mart’ta Türkiye saatiyle 11:50’de Kısmi Güneş Tutulması, ardından 7 Eylül’de yine saat 21:08’de Tam Ay Tutulması ve 21 Eylül’de saat 22:53’te Kısmi Güneş Tutulması gerçekleşecek. Buna ek olarak, 28 Şubat saat 03:
’te Balık burcunda 9 derecede bir Yeni Ay da meydana gelecek.
Ay tutulmaları, Ay’ın Dünya’nın gölgesine girmesiyle ortaya çıkar ve bu süreçte Ay, kısmen ya da tamamen karanlıkta kalır. 1
Mart’taki tutulma, özellikle liderlik, yaratıcılık ve özgüven konularında güçlü etkiler yaratabilir. Bu tutulum dönemi, bireysel ve kolektif düzeyde önemli değişimlere yol açabilir.
Peki, bu dönüşüm döneminde nasıl hareket etmeliyiz?
1. **İçsel Dönüşüme Açık Ol**: Ay tutulmaları, derin duygusal değişimler getirebilir. Eski kalıpları geride bırakıp, yeni farkındalıklara ulaşmak için bu süreci bir dönüşüm kapısı olarak değerlendirebilirsin.
2. **Gerçekleri Kabul Et**: Bu süreçte sahte ilişkiler ve maskeler düşebilir. İlişkilerde şeffaflık ve dürüstlük en önemli kriterler haline gelecektir.
3. **Toplumsal Değişimlere Hazırlıklı Ol**: Bu tutulma, dünya genelinde siyasi ve ekonomik dalgalanmalara yol açabilir. Büyük organizasyonlar, hükümetler ve finans piyasalarında ani değişiklikler beklenebilir; bu nedenle bireysel olarak bu değişimlere uyum sağlamak kritik önem taşıyacak.
. **Meditasyon ve Ruhsal Çalışmalara Odaklan**: Yüksek enerjili bu dönemde, içsel dengeyi korumak için meditasyon, doğa yürüyüşleri, dua veya nefes çalışmaları gibi yöntemleri hayatına dahil edebilirsin.
İlişkiler açısından, bu dönemde gerçek yüzler açığa çıkarken güçlü bağlar daha da kuvvetlenebilir; sahte ilişkiler ise sona erebilir. Kariyer ve finans alanında büyük değişimler ve ekonomik dalgalanmalar yaşanabilir. Sağlık açısından ise, psikolojik stresin artabileceği göz önünde bulundurulmalı; bu nedenle ruhsal dengeyi sağlamak önemlidir.