enflasyon emeklilik ötv döviz akp chp mhp sondakika hayat sırları hayata dair
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak


Bilgi: Klavye yön tuşlarını kullanarak galeri resimleri arasında geçiş yapabilirsiniz.

Ben Zehra. 52 yaşındayım

eski çaydanlığımda çay demleyerek, kırık tabaklarda yemeğimi yiyerek yaşamaya devam ettim. Yaşlanmak, fakir bir bayan amacıyla daha da ağır bir yük. Eskiden ekmek parasını çıkarmak amacıyla temizlik yapabiliyordum ama şimdi dizlerim tutmuyor. Ellerim titreyor. Gençken fakirluk diğer, yaşlıyken fakirluk diğer… İnsan gençken “Bir gün düzelir” diye hayal kurabiliyor. Ama yaşlanınca anlıyorsun ki, düzelmeyecek. Şimdi yalnızım. Ne çocuklarım sık sık arar, ne kapımı çalan olur. Penceremin önüne koyduğum sardunyalar bile benim gibi, susuz ve solgun. Ama gene de şükrediyorum. Çünkü hâlâ sabahları gözümü açabiliyorum. Hayatta en acı şey ne biliyor musunuz? Yoksulluk değil, yalnızlık. İnsan bir tas çorbayı tek başına içerken boğazına düğümlenen o lokma, işte en büyük acı odur. Ama olsun. Ben hâlâ buradayım. Hâlâ kendi ayaklarımın üzerinde duruyorum. Ve hâlâ bir sabah daha görebildiğim amacıyla şükrediyorum. Çünkü fakirluk insanın cebindekini alır ama amacıyladeki umudu söküp atamaz.


Diğer Galeriler
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.